TÜRK İZCİLİK TARİHİNDE ATATÜRK
TÜRK İZCİLİK TARİHİNDE “ATATÜRK”
Yıl 1922 Atatürk’ün 1916 yılından altı yıl sonra merkezi İstanbul’da bulunan ve “Kalkay” adı ile tanınan M. Sami (Karayel)’ in başkanı bulunduğu “ İzci Ocağı ”, 1922 mayısında Atatürk’e bir telgraf çekerek “ bağlılıklarını ” belirtmiş, ayrıca bu günkü “ Baş İzcilik ” görevini teklif etmiştir. Atatürk, bundan çok duygulanmış ve çektiği telgrafa şunları yazmıştır;
“ İstanbul Türk İzcileri Riyasetine ” ,
“ Vatana yüksek seciyeli ve metin ruhlu gençler yetiştirmesini temenni eylediğim İstanbul Türk İzcileri Ocağı’nın başbuğluk teklifini büyük bir hisse-i iftiharla kabul ediyorum. Genç arkadaşlarıma teşekkür ve selamlarımın tebliğini rica ederim efendim.”
Büyük Millet Meclisi Reisi Başkumandan Mustafa Kemal.
Bu telgrafın üzerinden bir süre geçtikten sonra Ankara’ya yaptığı seyahati “İstanbul İzcilerinin Ankara’ya Seyahatleri” başlığı altında 21 Ağustos 1922 tarihli “ Spor Alemi ” adlı dergide, derginin sahibi Çelebi Zade Sait Tevfik Bey imzası ile okuyoruz : “ O gün hala gözlerimin önündedir. Galatasaray Oymak Beyi olarak Mustafa Kemal Paşanın elini öpmemi hiç unutamayacağım. Heyecandan tir tir titriyordum. “ Nasılsın? ” diye sorduğunu ve bir hayal alemi içinde; “ Teşekkür ederim Paşam.” Diye cevaplandırdığımı hatırlayabiliyorum.” Elbette, az heyecan değil. Ne mutlu O’na ki, Atatürk’ün elini öpme, yüzünü görme mutluluğuna erişmiş.
İstanbul İzcileri Ankara’ya beş oymak olarak giderler. Bu seyahatleri trenle yapılır ve yaklaşık 28 saat sürer. Ankara’da Millet Meclisi’nin karşısında bulunan Millet Bahçesinde yerleşirler. Milletvekillerinin dağılma saatinde izciler hemen dizilir. Yanında Kazım Karabekir Paşa ile Hamdullah Suphi Bey olmak üzere Atatürk , izcileri teftiş eder, ayrı ayrı hatırlarını sorar, sonra resmi geçitle izcilere tahsis edilen yere uğurlar. Ertesi akşam Türkocağı’nda gösteri yaparlar. Gösteride Mustafa Kemal Paşa, Kazım Karabekir Paşa, İsmet Paşa, Süleyman Emin Paşa, milletvekilleri, bazı ileri gelenler hazır bulunur. Çelebi zade yazısına şöyle devam ediyor :
“Ankara’da yegane güzel gördüğümüz Türk Ocağı binasında ertesi gün müsameremizi verdik. Bu binanın salonunda, Gazi Mustafa Kemal Paşa, Latife Hanım, Kazım Karabekir, İsmet Paşa, Kazım Paşa, Süleyman Emin Paşa ile mebuslar ve ekabir hazır bulunuyorlardı.”
Bu konuda o zamanlar “ Makri köy ” adı ile anılan (Bugünkü Bakırköy) Kulübü başkanı ve oymak beyi Mehmet Bey imzası ile, l5 Ekim 1923 Perşembe günü yayınlanan 118/6 sayılı “ Spor Alemi ” dergisinin 12. Sayfasında “ Son ve en güzel seyahatimiz nasıl oldu ve geçti? ” Başlığı altında Atatürk ile bir Amerikalı Oymak beyi ve gazeteci profesör arasında izcilik konusunda geçen olayı şöyle anlatmaktadır: “ Büyük bir azim ve celadetle başardığımız ve izciliğin tarihinde ilelebet şerefli bir sayfa teşkil edecek olan Ankara seyahatinden avdet edeli çok olmamıştı. Ankara’da milli kahraman Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretlerinden itibaren bütün kıymetli kumandanlarımızdan, mebuslarımızdan, erkanı hükümetimizden mazharı tebrik ve takdir olmuş, Anadolu’da yeni seyahatlere teşvik edilmiştik. İlk seyahatimiz Tavşancıl, Hereke, İzmit oldu. İkinci seyahatimiz Ankara’da idi.”
Her sahada olduğu gibi İzcilikte de ilk söz ve işaret gene Atatürk’ten gelmiştir. Mustafa Kemal 1915 yılında Harbiye Nezareti (Milli Savunma Bakanlığı) tarafından Osmanlı Genç Dernekleri Umumi Müfettişliğine getirilmiş, bu konuyu içeren önemli bir raporu o zamanın Başbakanına vermiştir. Atatürk’ün hazırladığı bu rapor Harbiye Nezareti tarafından büyük bir ilgi ile karşılanmış, kısa zamanda da hazırlanan bir kanun ve talimatname 17 Nisan 1916 da yürürlüğe konmuştur.
Atatürk, Nezaketi Osmanlı Harbiye Genç Dernekleri Müfettişi İken:
“Son zamanlarda Avrupa’da genç neslin fikri ve bedeni eğitimlerini geliştirmek amacı ile kurulan derneklerde izciliğe çok fazla önem verilmektedir.
Bu amaçla resmi makamlar oluşturularak bu kurumların her türlü siyasi etkinliklerden uzak tutulması sağlanarak ilmi bir çalışma yapmalarına özen gösterilmektedir.”
Raporu zamanın Osmanlı idaresine ulaştırılarak resmi ağızdan ilk işaret vermektedir.
İzciliğin gerekliliğini ise: “Yurt savunması bakımından bu derece önemli olan izcilik, ferdi ve milli eğitim bakımından da o oranda önemlidir. Bütün devletlerde izcilik teşkilatları adeta yarışırcasına yayılmakta, genişlemekte ve mensuplarını fikren, ahlaken, ilmen ve bedenen yetiştirmektedir.” sözleri ile ifade etmiştir.
İlk Resmi Tören
23 Nisan 1922 Ankara
Türkiye Büyük millet Meclisi’nin açılış töreninde İzci elbisesi ile Ümidi Teceddüt Erkek Mektebi ile Menbaı Füzuyat Mektepleri katılmışlar ve Atatürk’ün övgülerine mahzar olmuşlardır.
20 Mart 1923 Adana
Adana izcilerinin yemin törenine katılan Gazi Mustafa Kemal Paşa “duygularınıza tercüman olan arkadaşlarınızı dinledim. Çok memnun oldum. Maddeten ve manen kuvvetli olmak için çalışınız, çok çalışınız. Çalışmalarınızın meyvesi tüm memleket çocukları için örnek olsun. Ana ve babalarınız, saygı değer Milletimiz, sizler sayesinde, güven içerisinde yaşasınlar. Geleceğin sizlerden beklediği budur. Bunu sağlayacağınıza ve buna layık olacağınıza güvenim vardır. Bunu memnunlukla tekrar ederim.
13 Temmuz 1923
Kurtarılan yurtları görmek için Batı Anadolu ve İstanbul’a gidecek olan Ankara İzcileri, Türkiye İzcilerinin Başı olan Paşa Hazretlerini ziyaret ederek kendisine veda ettiler.
36 izci trampet eşliğinde ve öğretmenlerinin nezaretinde Çankaya Köşkü’nün bahçesinde yerlerini alarak Gazi Paşa’yı selamladılar.
Türkiye İzcilerinin Başı Gazi Paşa, bahçeye çıkarak kendileri ile görüştü ve nerelere gideceklerini sordu. İzciler:
“Kurtardığınız yurtları gezeceğiz, zulme uğrayanların dertlerini, yaşadıklarını öğreneceğiz, düşmanın açtığı yaraları göreceğiz, cevabını verdiler.”
Gazi Paşa, izcilere hitaben bir konuşma yaparak onlara bir ay süren yolculuklarında başarılar diledi.
11 Ağustos 1923
İstanbul’dan Ankara’ya gelen izciler T.B.M.M. önünde bir resmi geçit yaparak Gazi Paşa’nın teftişinden geçtiler. Dört gündür Ankara’da bulunan İstanbul İzcileri Türk Ocağı salonunda bir müsamere verdiler.
Müsamereye Gazi Paşa, Bakanlar, Kazım Karabekir Paşa ve Milletvekilleri izlediler.
Eylül 1924
Gazi Hazretleri, Bursa’da iken, İstanbul Erkek Lisesi Sakarya İzcilerinin verdiği müsamereyi şereflendirerek oymağa bağışta bulundu.
İzci Lideri Samih Nafiz’in (Tansu) anlatışına göre:
“İlk kurulan oymağımız 22 izciden oluşmakta idi ve adını büyük zaferin ismini ölümsüzleştirmek amacı ile Sakarya olarak tespit etmiştik. 1924 yılında Dumlupınar’da Meçhul Asker abidesinin temel atma törenine katılacak 200 İstanbul izcisinin içinde 30 kişilik bir kontenjan ayrılmasına rağmen tren vagonlarında yer bulamadığımız için Haydarpaşa Garından geri dönmeyi gururumuza yediremeyip Okul Müdürünün izni ile Mudanya yolu ile Bursa’ya giderek Erkek Lisesi’nde misafir kaldık. Dumlupınar’a buradan da askeri bir araç bulamayan izciler, Gazi Paşa’nın Bursa’ya teşriflerini büyük fırsat olarak kabul edip kendilerini müsamerelerine davet ettiler. 09 Eylül 1924 akşamı Bursa Milli Sineması salonundaki müsamereye bütün maiyetiyle teşrif eden Gazi Mustafa Kemal, yapılan izci tablolarını, oynana zeybek oyunlarını ve Reşat Nuri Güntekin’in Ümidin Güneşi dramı ve aynı yazarın Gazeteci Düşmanı komedisini son derece beğenerek teşekkürlerini ifade etmiştir. Oymağın yöneticilerini Çekirge’deki evine davet ederek oymağa 100 lira hediye etmişlerdir. 10 Eylül 1924 günü Gazi Mustafa Kemal, oymağı temsil eden izcilerin başarılarının çok iyi, ancak okul zamanı geldiği için Dumlupınar’a gitmelerinin zorluğuna dikkat çekmiştir. Ertesi gün izciler Gemlik-Yalova-İzmit yolu ile İstanbul’a dönerek 100 lirayı oymağın kasasına koymuşlardır.
Ankara Erkek Lisesine “Gazi Oymağı” Adını Vermesi
25 ekim 1926 tarihinde yeni kurulan Ankara Erkek Lisesi izci oymağının Gazi Oymağı adını almasına izin verilmesi iletildiğinde Gazi Mustafa Kemal derhal izin vererek sonucu okul müdürlüğüne telefonla bildirmişlerdir. İznin verilesi üzerine 26 Ekim 1926 tarihinde okul müdürlüğünce Cumhurbaşkanlığına teşekkür mektubu göndererek O’ nun ilkelerine bağlı, O’nun adını yaşatacak bu oymağın ilelebet faal olacağı sözü verilmiştir.
29 Ekim 1926
Cumhuriyet Bayramını kutlamak amacı ile bütün yurttan temsilen gelen çeşitli izci grupları ayrı ayrı, çok düzgün, şapkalarıyla Gazi’nin önünden geçmeye başladılar. İzciler geçerken gözleri yaşarıyordu. İzciler bu geçişleri ile Gazi Paşa Hazretlerinin takdirini kazandılar.
30 Haziran 1927
Ankara Erkek Lisesi ve Gazi Oymağı izcileri Reisicumhur Hazretleri’ni Gazi İstasyonu’nda karşıladılar.
01 Ekim 1929
Gazi hazretleri bugün saat 12.20’de trenle Ankara’ya döndüler. İstasyon dışında izcilerin çaldığı selam borusu, iki taraftan çınlayan alkışlar arasında kayboluyordu. Gazi, izcileri selamladıktan sonra otomobille Çankaya’ya döndü.
29 Ekim 1929
Bayram için yurdun birçok yerinden gelen izciler geçit törenine katıldılar.
29 Ekim 1930
İzciler, bu yıl daha başarılıydılar. Yurdun dört bir tarafından gelen yüzlerce vatan yavrusu, en önlerinde Türk Bayrakları olduğu halde Riyaseti cumhur Bandosu’nun çaldığı marşa uyarak geçtiler. İzcilerin çok düzenli, ahenkli yürüyüşü Büyük Reis’in önünden geçerken selam tavırları pek güzeldi.
Afyon Lisesinde
03.03.1931 tarihinde Afyon’u ziyaret eden Gazi Paşa’nın programında lisenin ziyareti yoktu. Afyon Lisesi Müdürü Ahmet Sami (Onur) Bey ilginç bir tedbirle Gazi Hazretleri’nin programını değiştirdi. Gazi’nin geçeceği yolun iki yanına izciler dizerek yolların diğer kısımlarını kapattırdı. Yolun kapatıldığını gören polis, jandarma kuvvetleri yolu açmaya çalışırken Gazi, durumu anlayarak güvenlik görevlilerine engel oldu. İzcilerin açtığı yolu takiben liseye girerken izciye “Bu yol nereye gider?” diye sorunca izci “İrfan yuvasına Paşam.” cevabından Gazi çok memnun oldu.
29 Ekim 1932
Yurdun dört yanından gelen 1 500 genç izcinin Cumhur reisi tribünü önünden geçerken adımlarındaki sertlik, yüzlerindeki vakur ciddiyet göğüs kabartıyordu. İstanbul, Bursa ve İzmir izcileri daha fazla dikkat çektiler.
İzcilere İltifatı
Reisicumhur Hazretleri, izcilerin geçit töreninde gösterdikleri intizamdan dolayı Maarif Vekili Dr. Reşit Galip Bey’e memnuniyetlerini belirtti. O da Maarif Vekaleti Umumi Müfettişi Selim Sırrı Bey’le birlikte izcilerin başında bulunan Beden Eğitimi öğretmenlerini kabul ederek gazi Hazretlerinin bu memnuniyetini onlara bildirdi.
29 Ekim 1933
Gazi, askeri kıtaları, izcileri, öğrencileri teftiş ederek alkışlar arasında tribündeki yerini aldı. İstiklâl Marşı’ndan sonra ünlü 10. Yıl Söylevi başladı.
17 Haziran 1934
16.06.1934 Cumartesi günü Ankara’ya gelen İran Şehinşahı Rıza Pehlevi şerefine saat 16.00’da Ankara yarış sahasında askeri, kıtaların, izcilerin ve öğrencilerin katıldığı büyük bir geçit töreni yapıldı. Askeri kıtaların geçişinden sonra başta Ankara ve Gazi Liseleri ile İnönü, Porsuk, Erciyes, Konya Oymakları izcileri geçti.
29 Ekim 1936
Bu yıl Cumhuriyet Bayramı, Cumhuriyet’in 13. yıldönümü örneği görülmemiş bir kalabalığın coşkun gösterileri ile kutlandı. Sadece geçit töreninde 100 binden fazla kalabalığın bulunmuş olması, Ankara’daki kutlamanın büyüklüğü hakkında bir fikir verebilir 150’si kız olmak üzere 2 bin izci, birbirinden düzgün bir halde alkış toplayarak geçtiler.
( 27.06.1998 Tarihli Internet İzci Gazetesinden alınmıştır.)
Gösterim: 8647