Doğada Yaşamak
DOĞADA YAŞAMAK
Şehir hayatının bizlere sağladığı türlü kolaylıklar ormanda bulunmayacaktır. Yine de kamp hayatının kendine özgü kurallarına uyan izciler doğa ile uyum içinde olurlar ve kampta kendilerini evlerinde hissederler. Kamp hayatı kurallarını öğrenemeyenler için, kamp bir süre için tahammül edecekleri bir eziyet haline gelir. Doğada yaşamanın gereklerini öğrenmek ve uygulamak sizin için çok faydalıdır.
Kamp için yapacağınız iyi bir hazırlık kadar kamp yerini doğru seçmeniz de önemlidir. Öncelikle kamp yaptığınız yer içme suyuna yakın olmalıdır. Eğer yanınızda su depolayabileceğiniz bir bidon vs. var ise, suyun biraz daha uzağında konaklayabilirsiniz. Ayrıca, suya gece ve gündüz ulaşabilmelisiniz. Öte yandan, su kaynağına çok yakın olmak da iyi değildir. Özellikle akarsular, karanlıkta izciler için çok gerekli olan duyma yetisini azaltacaktır. Su çevresinde toplanan haşarat ve gece su içmeye gelebilecek orman sakinleri de (eğer civardaki tek su kaynağı ise) kampı suya çok yakın kurmamak için bazı sebeplerdir. İçme suyu daima, çamaşır ve bulaşık için su alınan yerin üstünden alınmalıdır. Kirli sular kesinlikle akarsuya değil, kenarından biraz ileride toprağa dökülmelidir.
Kamp için çok rüzgar veya güneş alan bir yer seçilmemelidir. Dere yatağında olmamalı ve mümkün olduğu kadar düz bir zemini olmalıdır. Mezarlık yanları ve hayvan sürülerinin geçtiği yerler de uygun değildir. Civardan odun toplanabilmesi de önemlidir. Kamp yeri, civardaki yerleşim bölgelerine çok yakın olmamalı, ancak gerektiğinde yardım alınabilecek bir mesafede bulunmalıdır.
Kamp yerinde çadırlar daire, hilal veya U şeklinde ve kapıları ortaya bakacak şekilde kurulur. Kamp ateşi de bu merkezde yakılır. Ateşten sıçrayacak kıvılcımların çadırları yakmaması için gerekli mesafe bırakılmalıdır. Ateş yakılırken de emniyet kurallarına tamamen uyulmalıdır. Çadır kurulmadan önce, zemin taş ve dallardan temizlenmeli, eğer kar varsa çiğnenmelidir. Mümkünse yere bir naylon serilip üzerine birkaç kat gazete kağıdı konulduktan sonra çadır bunun üzerine kurulmalıdır. Çadır kurulan yerde az da olsa bir eğim olacaktır, dolayısıyla yağmur sularının çadırın üzerinden akmaması için çadırın çevresine yeterince derin bir yağmur oluğu açılmalıdır. Rüzgarlı havalarda, çadırlarınızın dış ve iç katları arasındaki boşluğa dolacak olan soğuk hava sizi geceleyin üşütebilir. Bunu önlemek için çadırınızın çevresine taş veya kardan bir set örebilirsiniz.
Kamp için getirilen yiyecekler toplu halde bir iaşe çadırında saklanmalıdır. Eğer fazla çadır yoksa naylon torbalardan bir tane yapılmalı ancak iaşe asla açıkta bırakılmamalıdır.
Ayrıca toplanan odunlar kesildikten sonra boylarına göre istiflenmelidir. Odunluk olarak ayrılan bölgenin etrafı da bir iple çevrilmelidir. Odunların üstü ıslanmış ise ateşin yakınına dizilerek kurumaları sağlanır. Eğer bir ağaç dalında en ufak bir hayat belirtisi var ise, o dal kesilmemelidir. Tüm yapraklar solmuş olsa bile dalın kırılgan olup olmadığı yoklanmalıdır. Yaş bir dalı yakmaya çalışmak tecrübesizliğin işaretidir.
Yukarıda anlatılan hazırlıklar hava kararmadan önce bitirilmelidir. Gece, karanlıkta ve soğukta iş yapmaktansa gündüzden hazırlıkları tamamlamak elbette daha iyidir. Ancak izciler geceleyin de ormandan zevk almasını bilirler. Akşam yemeği yenildikten sonra kamp ateşi çevresinde geçirilen güzel anlar "kesin sessizlik" saatinin gelmesi ile sona erer. Bu saatten sonra nöbetçiler dışında herkes çadırlarına çekilir ve kampta sadece ateşin çıtırtıları duyulur. Kamp ateşi de nöbet ateşi haline getirilir. Nöbetçilerin başlıca görevi kulaklarını dört açmak ve kamp çevresini ara sıra kolaçan etmektir. Özellikle iaşe çadırı civarına dikkat edilmelidir. Ayrıca nöbet sırası gelen izcileri sessizce uyandırmak ve ısınmaları için çay hazırlamak da nöbetçilerin görevlerindendir.
Öncelikle uygun bir yer belirleyip yanınızdan hiç ayırmadığınız kibritinizle bir ateş yakmalısınız. Ateş sizi ısıtacak, gece yerinizi belli edecek ve size güven verecektir. Eğer reflektör ateşi hazırlayabilirseniz sizi daha çok ısıtacaktır. Çıplak toprağa oturmamalı, kendinize ot ve dallardan bir döşek hazırlamalısınız. Rüzgara karşı dal ve taşlardan bir çit hatta bir barınak da hazırlayabilirsiniz. Elbette ki bunları yapmayı daha önceden denemiş olmak size kolaylık sağlayacaktır. Gündüz olduğunda bir tepeye çıkarak civardaki yerleşim birimlerini arayabilirsiniz. Bir akarsuyu da suyun aktığı yönde takip ederseniz büyük ihtimalle bir yerleşim yerine varabilirsiniz.
Gösterim: 9248